ERP

cengizpak_uyumsuzluk

ERP yazılımı kullanmaya başlayınca;

- tezgahlarınızın hazırlık süreleri azalacak mı ?

- kaliteli ürün üretmeye mi başlayacaksınız ?

- operatörleriniz daha mı yetenekli hale gelecek ?

- her dakika müdahale ettiğiniz, telefon edip sırasını değiştirdiğiniz üretim planınız bir anda tıkır tıkır işlemeye mi başlayacak ?

- tezgahlarınızın arıza yapma ihtimali azalacak mı ?

Bütün bunların sebebi ERP yazılımının olmaması veya kullanılamayışı mı ?
ERP yazılımınız ;

- satıcılarınızın imkansız teslim tarihi vermesini engellemeyecek …

- hesapları sizin verdiğiniz bilgiye göre yapacak …

- üretiminizi kayıt altına alacak, stoklarınızı daha hızlı güncelleyecek tabi ki siz ürün ağaçlarınızı güncel durumda tutabilirseniz …

- hızlı rapor verecek elbette rakkamlarınız doğru ise bunun size faydası olacak yoksa olmayacak …

Bunların hepsi önemli elbette fakat bütün bunlar daha hızlı üretmenizi sağlamayacak, verimliliğiniz artmayacak.

Bugün için şirketinizin yöneticileri bir yazılım olmadan da sorunları görebiliyor olmalıdır, şirketinizi bir ekrana bakarak yönetebileceğinizi düşünüyorsanız bence fazla iyimsersiniz. Çünkü bu konu yazılımların boyunu aşar.

Problemlerin üzerine giderken bütün silahlarınızı kuşanmalısınız, yazılım sadece 1 tanesi. Her problemin çözümü ona göre bir teknik kullanılarak gerçekleşir. İş yapma biçiminiz gerçek bilgiye dayanmalı, analitik düşünme yeteneği olan insanlar ile çalışılmalı, sakin olunmalı ve ıvır zıvır ile uğraşılmamalıdır. Bizim zamanımızda buna ” ehemmi mühimme tercih etmek ” denirdi, şimdi ne deniyor bilmiyorum.

cengizpak_kusatma

 

Benim önerim “problemleri kuşatma” tekniği ile çözmek.

Buna göre bir yandan kayıpları azaltacak adımlar atılırken diğer yandan bilgi sistemi oluşturulmalı, şirketin rekabetçi parametreleri üzerine çalışılırken diğer yandan kalıcılık için farklı eksenleri içeren bir karne çalışması yürütülmelidir. Ortada kalan problem muhtemelen paramparça olacaktır.

Bunlar aynı anda yapılabilir mi ?

Bence evet, hatta yapılmalıdır.

Ama sizin çok vaktiniz var ise uç uca eklersiniz … 10 yıl falan uğraşırsınız, insanlar çıkar sonra başkaları gelir, yapılanlar unutulur veya beğenilmediği için tekrar yapılır … sonra bu işler nasıl daha hızlı yapılır diye seminerlere gidersiniz … zaman akıp gider.

Halbuki etkin bir koordinasyon, işe bilgili ve hızlı insanlar ile başlamak, nihai resmi görebilen bir ekip 10 yılı 1-2 yıla indirir, ilk günden itibaren de para kazandırabilir.

Sonuç olarak ERP’nin şirketler ile bir uyumsuzluğu yok ama uygulama biçiminin çok etkin olmadığını düşünüyorum.

ERP_cengizpak

Yakınlarda bir seminer duyurusu elime geçti, ERP konuları ile ilgili olduğum için içeriğine bir göz attım … İşte sonuçlar

Siyahlar duyurudan alıntı, kırmızılar bana ait notlar …

Excel ile ihtiyaç planlama : O zaman ERP veya KKP veya Kurumsal Kaynak Planlamasına ne gerek var, Excel kişisel olduğuna göre ilk kelimenin değişerek Kişisel Kaynak Planlaması daha doğru bir ifade olmaz mı acaba !

Malzeme İhtiyaç Planlaması nedir? : Elbette, gerekli bir konu …

İmalat Kaynak Planlaması nedir? : Elbette, konuşulmalı …

Kurumsal Kaynak Planlaması nedir? : Elbette konuşulmalı …

Karşılaştırmaları, farkları nelerdir? : Ne ile karşılaştırılacak, MRP ile mi yoksa CRP ile mi, aynı eksende olmayan iki şey kıyaslanmamalı

KKP de altın kurallar nelerdir? : Elbette, konuşulmalı

Program Alım süreci ne derece etkili? : Ne olduğunu anlamadım ama konuşulsun bakalım

Muhasebenin şirkette tutulması önemli mi? : Başka nerede olabilir ? Acaba muhasebe programından ERP yapmış bir sponsor mu var ?

Üretim ve Reçete gerekli mi ? : Enteresan, gereksiz desek ve şu ERP seminerini burada bitirsek mi acaba !!!

Kalifiye Eleman gereklilik mi? : İyi top iyi topçu ile oynanır diye inananlardanım …

Çekirdek Yapı ne olmalı? : Anlamadım ama zararsız bir konu galiba …

Projelerde Zaman ve Maliyet, En mükemmel program alımı gerekli mi? : Konuşulmalı elbette … en mükemmel hangisi, almışken onu alsak da kurtulsak mı yoksa her taş yerinde mi ağır. Neyi anlatacaklarını merak ettim doğrusu.

Benim (Patron) istediğim gibi mi olmalı? : Elbette, şirketin sahibi kendi şirketi için karar vermeyecek ise ne yapacak. Yok eğer sorumluluk almak istemeyen bir patron iseniz demokratik bir ortamda olmadık bir şey satın alın gitsin.

Zamanlama, Çift Kayıt, Planlama Devresi, Danışmanlık ? : Konuşulmalı elbette … çift kayıt eski ve yeni sistemin bir arada işletilmesi ise unutsanız daha iyi yok başka bir şey ise aman kimse duymasın !

Tartışılan konular bunlar ise ne olacak şirketlerimizin hali !

Tags:

strateji_piramidi

Bu piramide strateji piramidi diyoruz. Kurumların veya şirketlerin misyonları ile operasyonlarının nasıl bağlantılı olduğunu gösteriyor.

Bu resme bakıp 1-2 dakika içinde olan kutularda ne yazıyor diye okuyanların herhalde çoğunluğu uygulamanın yukarıdan aşağı olması gerektiği sonucuna varacaktır. Sonra da işe girişenlerin çoğunun en alttan yukarı çıkmayı zorlayacağını düşünüyorum. Yani düşünülen ile yapılan arasında yaklaşık 180 derece kadar fark olacağını tahmin ediyorum !

Niye ? Çünkü biz uygulamaya dönük insanlarız, planlama ile pilav tartışması yapan bir geçmişimiz var.

En alt katmanın altı (resimde olmayan zemin) her gün yaptığınız işlerden oluşuyor. Üretmek, satmak, harcamak, hesaplamak gibi … Yani operasyon dünyası, yani taktik alan …

Toplantıların, raporların, harcanan enerji ve mesainin çoğu burada harcanıyor. Bu olaya Lewitt Construct Tool gözüyle bakıyor olsaydık orası “core product”. Nedir “core product” ? Kaynakların çoğunun harcandığı ama iyi yapılmayınca kurumu oyun dışına atan veya iten ancak iyi yapılınca sadece oyunun sürmesini sağlayan faaliyetler.

Biraz karışık oldu …

Orası zehirlemeyen yemek, uçan uçak, işini normal yapan şirket … Bunlar oyuna giriş bileti ama rekabet faktörü değil. Eğer sizin yemek zehirliyor ise müşterileriniz öleceği için işe devam edemezsiniz değil mi ? İşte oyun dışına itilmek böyle bir şey.

Bu bölgenin yönetim araçları neler ?

Operasyonel iyileştirme yöntemleri, ERP yazılımları, otomasyon ve işimizi iyi yapmamızı sağlayan teknikler, araçlar … Bunlar bize avantaj sağlar, oyunda kalmamızın bedelini azaltır. İşte şirketlerimizin çoğu henüz bu aşamada çırpınıyor.

Bu bölgenin dışında kalan konulara bakmayıp piramidin yukarısını anlamadığımız veya anlamak istemediğimiz sürece önemli markaları yaratabilmemiz, global ölçekte kurumlara (resmi, özel, kar amacı gütmeyenler … fark etmez) sahip olmamız biraz uzak görünüyor.

Peki ne yapmalı ?

Bu soruya belediye başkanları, dernek başkanları, şirket sahipleri veya üst yöneticiler kendi cevaplarını bulmalı. Benim de cevaplarım var ama rahmetli annemin bir sözünü hatırladığım için bahsetmeyeceğim …

Derdi ki … Akılları pazara çıkartmışlar herkes gitmiş kendi aklını almış.

 

winfuar

WIN Eurasia Fuarında “En Kısa Yoldan Bir ERP Projesi Nasıl Tamamlanır” isimli bir konuşma yapacağım, katılım ücretsiz.

Sunumda Fark ve Süreç Analizi konularını işleyeceğim.

Tarih :20 Mart 2014 Perşembe 13.00-13:50 Büyükada Salonu

Tüyap, Büyükçekmece – Istanbul

Tags:

135028-134904

Her firma bir veya birden fazla tedarik zinciri içinde yer alır. Zincirin ister en tepesinde ister en altında olsun her zaman kendisinden beklenenleri yerine getirmek, bunu yaparken içinde bulunduğu zincir için en ekonomik olan yolu izlemeye çalışmak, bu arada da kendisini de sürekli geliştirmek durumunda.

ERP yazılımının üretim yapan bir şirket içinde başarı ile uygulanabilmesi için firma, kendi kendisini besleyen bir düzeni oluşturmalı;  sistem kendisini iyileştirebilecek ve başlamak için mutlaka “mükemmel” noktada olunması gerekmemelidir (bazen firmalar bütün işlerini bitirdikten sonra ERP Projesine başlayacaklarını söyler … )

Kurumsal Kaynak Planlaması olarak dilimize geçmiş olan ERP sistemleri, işletmelerin bütün operasyon alanını entegre etmeye, bütün işlemleri tek veri tabanı üzerinde yürütmeye talip sistemlerdir. Üretim yapan bir şirket için “üretim ve stok planlaması” herhalde en öncelikli konudur. ERP düzeni kurmamış bir firma bu işi kurumsal olarak çözmüş olabilir mi ? Firma bu işi hallettikten sonra ERP konusuna geçecek ise sonu gelmeyecek bir söylemin içinde zaman kaybedecektir.

Peki ERP sistemi kullanarak “üretim ve stok alanında” neyi hedefliyoruz ?

“Firmamızın malzeme, kapasite, zaman, para gibi kaynaklarını yönetmek, neyin, nerede, niçin, ne zaman olması gerektiğini bilmek istiyoruz.”
Bunu niçin istiyoruz ? (Ne saçma bir soru diye düşünmeyin lütfen, saçma soru yoktur saçma cevaplar vardır, bu sorunun cevabı bizim problemimizi – var ise elbette – ve ne olunca tatmin olacağımızı belirleyecek)

Çünkü çalışırken ve üretirken bu kaynakların bazılarından kayıplar oluşuyor, bazıları zamanında olmaları gereken yerde olmadıkları için işlerimiz aksıyor. Kayıplarımızı fiyatlarımıza yansıtıyor ve pahalı bir tedarikçi durumuna düşüyoruz, geç teslim ediyor ve başkalarının da işini aksatıyoruz, biz onları aksatınca onlar da ödemeleri aksatıyor, bu seferde tedarikçilerimiz bizden şikayetçi oluyorlar …

Sonuçta, içinde bulunduğumuz tedarik zincirinin kuvvetli bir üyesi olacağımıza diğerlerinin şikayetçi olduğu bir firma haline geliyoruz. Bu durumdan şimdi ve sonsuza kadar kurtulmak istiyoruz.

İşte ERP sistemleri bize bunu sağlamayı vaat ediyor, elbette her zaman olduğu gibi herşey bize bağlı … Biz yaparsak olacak, yapmazsak olmayacak.
ERP projesinin yoldan çıkmaması için izlenmesi gerekiyor, peki ama neyi izleyeceksiniz ?

Size aşağıda 12 performans kriteri / kontrol noktasını listeleyeceğim, bu 12 performans parametresini değerlendirmeyen hiç bir firmanın ERP uygulamasından başarılı olarak çıkamayacağını düşünüyorum (hepsi bu kadar değil elbette, bunlar daha çok üretim ve stok alanını ilgilendirenler)

ERP projeleri hakkında iyi veya kötü şeyler duymuş olabilirsiniz. Ne duymuş olursanız olun her örnek kendi içinde değerlendirilmelidir. Firmanın öncelikleri, proje ekibinin formasyonu, seçilmiş olan yazılım, veri modellemesi … Bir çok faktör sonucu etkiler. Bu sebeple birinin başarısı veya başarısızlığı sizin çok önemli olmamalı, çünkü genel olarak başarılı olabileceğiniz bir konudur ERP.

ERP projelerinde “Performans Kriterleri” oluşturup izlemek ana noktaları her zaman göz önünde bulundurmanızı sağlayacaktır. Bu noktaları kaybettiğiniz zaman ERP projenizin yolunu da kaybedersiniz, yıllar geçer, projeyi başlatanlar başka görevlere atanır, projeniz giderek bilgi işlem odaklı bir hale gelir ve oradan da bir süre sonra teknolojik yetersizlikten dolayı kapı dışarı edilir …

Bu süreci yaşamamak için ERP çalışmasını aktif olarak izlemeli ve değerlendirmelisiniz.
12 Performans Kriteriniz

1. İş Planı
2. Satış Planı
3. Üretim Planı
4. Ana İmalat Planı
5. Malzeme Planı
6. Kapasite Planı
7. Ürün Ağacı
8. Stok Yönetimi
9. Üretim Rotası
10. Satınalma Planı
11. İmalat Alanı Yönetimi
12. İş Takvimi ve Genel Performans
Bu tür kriterler proje başlamadan önce proje ekibi tarafından izlenmeye başlamalıdır. Örneğin Stok Kayıt Doğruluğu proje başlamadan önce (ilk hali) ölçülmelidir ki ilerleme anlaşılabilsin. Diğer yandan kriterleri oluşturmak projenizin alt detaylarının da ne olabileceğini yönlendirecektir.

Şimdi bu 12 maddenin detay ölçeklerini tartışmaya başlayabilirsiniz …

 

 

 

Üretim veya Ürün Maliyetinin hesaplanması ile üretim süreçleri ilişkilidir. Şimdi bunları 4 ana üretim tarzı için kısaca inceleyelim.

1. Çok veya tek hammadde / malzeme kullanarak  “Tek Ürün” üretilmesi

Bu en klasik süreç, örneğin yemek yapmak, makine yapmak, sucuk yapmak, masa yapmak böyle bir şey. Tek veya çok sayıda malzeme, hammadde, yarı mamul kullanıyorsunuz ve ortaya tek bir şey çıkıyor. Mesela “Makine” yapabilmek için çok sayıda elektronik, mekanik, işlenmiş metal parçalar, boya, civata, motor, kablo gibi binlerce çeşit malzemeyi bir araya getiriyorsunuz ve ortaya “Makine” çıkıyor.

Bu sürecin maliyetlendirilmesi ise kullanılan bütün malzemelerin, yarı mamullerin oluşmuş maliyetlerinin toplanması, harcanan saatlere ait masrafların makinemiz üzerine yüklenmesi ile tamamlanıyor.

2. Yan Ürünün oluştuğu durumda ürün maliyeti nasıl hesaplanmalı ?

Yan Ürün, bir üretim süreci içinde ortaya çıkmak zorunda olan ve bariz bir ekonomik değeri olan nesnelere maliyetlendirme dünyasında verdiğimiz isim.

Örneğin “ayçiçek yağı” elde etmek istediğinizde ayçiçek çekirdeklerini ezer ve “ham yağ” denilen bir sıvı elde edersiniz. Ancak bu süreç içinde bir başka şey daha ortaya çıkar : Küspe. Küspe satılabilen bir nesnedir.

Şimdi soru şu : Ham Yağ dediğimiz sıvının şu anda maliyeti ne ? Küspe’den elde edeceğimiz gelir ayçiçekleri satın aldığımız bedelden düşüldükten sonra mı ham yağ maliyeti hesaplanmalıdır ?

Eğer cevabınız evet ise bu süreç bir öncekinden biraz farklılaşmış oluyor. Çünkü elde ettiğiniz yan ürünün geliri kadar son ürünün maliyeti azalmış oluyor.

3. Tek malzeme veya hammadden çok sayıda ürün üretildiğinde ortaya çıkanların maliyeti nasıl hesaplanır ?

Cümle yukarıda okuduğunuz gibi kurulduğunda oldukça karışık bir şey gibi görünüyor ama değil, kısaca bu üretim sürecine “demontaj” diyebilirsiniz.

Örneğin bir cihazı parçalarına ayırsanız ortaya çıkan parçaların maliyeti nasıl hesaplanacak, hangi değer ile stoklarınıza girecek ? Şimdi bir bilgisayarı dağıtarak – demonte ederek ilerleyelim …

Bilgisayarımızı 500 TL’ye aldık ve parçalarına ayırdık, ortaya  1 Ana Kart, 1 Disk, 1 Metal Kasa, 1 Klavye çıktı. Şimdi bunları stoklarımıza kaydederken yanlarına “kaç TL” yazacağız. ?

Diyelim ki parçaların piyasa fiyatları şöyle olsun :

Ana Kart 250 TL, Disk 200 TL, Metal Kasa 150 TL , Klavye 50 TL … topladığınızda 650 TL oluyor.Bu fiyatları stok değeri olarak kullanamayacağınız ortada çünkü muhasebe kuralları içinde 500 TL verdiğiniz bir şeyi 650 TL olarak stoklarınıza yazamazsınız, biliyorsunuz yoktan var etmek bize mahsus bir şey değil.

Ama 500 TL’yi piayasa fiyatlarını bir dağıtım anahtarı gibi kullanarak dağıtabiliriz, bilgisayarı nasıl demonte etti isek şimdi de maliyetini demonte edeceğiz. Bu durumda >>> Ana Kart = (500) * (250/650) ilişkisini kurmak hatalı olmayacaktır, ayrıca harcanan 500 TL yine 500 TL olarak stoklarımıza girmiş olacaktır.

4. Tek veya çok sayıda malzeme / hammadde kullanarak çok sayıda ürün (yarımamül, malzeme) elde ediliyor ise maliyet nasıl hesaplanır ?

Şimdi inceleyeceğimiz süreç “demontaj” senaryosuna benziyor ancak birden fazla malzeme kullanılabilmesi, binlerce firmada uygulanması ve fiyatın dışında dağıtım anahtarı kullanılmak durumunda kalındığı için ayrı olarak incelemek daha anlaşılır olacak.

Örneğimiz, “kalıp kullanılarak” üretilen farklı parçalar için olacak. Şimdi bir plastik enjeksiyon kalıbı düşünelim ve bu kalıp üzerinde A – B – C isimli üç parçamız olsun (genellikle sağ – sol, üst – alt durumuna rastlanır ancak ben daha açıklayıcı olsun diye 3 farklı ürünün tek kalıp ile basıldığını varsayacağım). Bunlardan A parçası 100 gram, B 50 gram, C ise 40 gram olsun … ve kalıbımızda 1 adet A, 2 adet B, 8 adet C gözü bulunsun. Malzeme olarak da 3 farklı hammadde kullanıyor olalım.

Toplam hammadde maliyeti parçalar üzerine yine demontaj örneğinde olduğu gibi tamamen ve eksiksiz dağıtılmalı ancak bu sefer dağıtım anahtarı biraz daha karışık gibi duruyor.

Sonuçta 1 adet A parçası 100 gram, 2 adet B parçası 100 gram (2*50), 8 adet C parçası ise 320 (8*40) malzeme kullanmış olacak. Parçalarımızın net toplamı 520 gram ancak biz 550 gram malzeme kullanıyoruz ve maliyeti 10 TL olsun. Maliyet dağılımını aşağıdaki gibi yapabilirdik :

A’nın birim maliyeti = (10)*100/520

B’nin birim maliyeti = ((10)*100/520)/2)

C’nin birim maliyeti = ((10)*320/520)/8)

Harcanan işçilik ve dağıtılacak diğer masrafları da bu anahtarlama şekli ile dağıtmak sanırım çok hatalı olmayacaktır.

 

ARZ’ın TALEBİ geçtiği durumda ya talep arttırılacak (pek mümkün değil) ya da arz azalacak (işte duymak istemediğimiz şey).

Tags:

Tags:

Tags:

Ben 800′ün üzerinde firma ile yazılım, eğitim veya danışmanlık eksenlerinde karşılaşmış ve çalışmış birisiyim.

Bunların arasında “Otomotiv ve Beyaz Eşya Yan Sanayi” firmalarının yaşadığı tecrübeler diğerlerine göre farklı ve bence diğerlerinin bundan çıkartabileceği dersler var (yan sanayi firmalarının da diğerlerinden var ancak bunu başka bir yazıya bırakıyorum). İşte bu yazımda bunlardan bahsetmek istiyorum.

Tedarik Zinciri kelimesini duymuşsunuzdur, hani müşteriden ilk maddeye uzanan zincir, üzerinde çeşitli üretici, dağıtıcı ve hizmet gruplarının yer aldığı bir nevi organizma olan firma bulutu. İşte bu zincirin içinde olmanın ne demek olduğunu en iyi yaşayabileceğiniz yerlerden birisi bir yan sanayi firmasıdır.

Otomotiv ve Beyaz Eşya Yan Sanayi firmalarını diğerlerinden ayıran en önemli unsur “müşterileri” ve üretimine katkıda bulundukları ürün grubunun “herkesin gözü önünde” olmasıdır.

Müşteriler kimler, Ford, Tofaş, Renault, Toyota, Arçelik, Mercedes, Siemens,Vestel, Isuzu, Honda … Ortak özellikleri ne ?

1. Satınalma yaptıkları firmalardan onlarca, yüzlerce kat büyük olmaları

2. Tüketicinin oldukça hassas olduğu ürünleri üretiyor olmaları

3. Birbirleri ile yoğun rekabet içinde olmaları

Bu durum yan sanayilere en ekonomik yolu bulmak şeklinde geri dönüyor, ana sanayi denilen bu firmaların onlardan çok şey beklemelerine yol açıyor, zincir buna mecbur. Hem fiyatlar düşmeli hem kalite – güvenlik – albeni artmalı.

İşte bu yüzden bir çok tedarik zinciri uygulaması bu gruptan ortaya çıkıyor.

Örneğin yan sanayilerin bir kısmı (çalışılan ana sanayi firmasına göre değişir) sürekli değişen siparişler ile çalışır, biraz abartacak olursak durum şöyle … Sabah ekranınızda örneğin 3 gün sonrası için siparişi görüyorsunuz, öğleden sonra yok oluvermiş veya sayısı artmış veya eksilmiş … kısacası değişmiş (o sipariş aslında tamamen yok olmuyor ama tarihi ileriye doğru kayıyor, tamamen yok olması biraz daha farklı oluyor). Tek değişemeyecek şey ise yan sanayi firmasının bu değişime ayak uydurması gerektiği, zaten uydurmam diyorsa yerini başkası alıyor. Buna ayak uydurabilmek için yapılan yazılım yatırımlarıda dünyada ERP yazılımı işinin önemli bir kısmını oluşturuyor.

Müşteri çok büyük olunca istekleride zorlayıcı oluyor elbette. Firmalar buna ayak uydurabilmek için kendi sistemlerini geliştirerek çözüm buluyorlar, zaten bu yüzden en önemli “lean” çalışmaları bu sektörden doğmuş durumda.

Demek ki zorlanınca oluyormuş diyor insan.

(Bu konuya devam edeceğim)

Türkiye Turu programında 10 Mayıs günü Denizli – Pamukkale Üniversitesinde bir konuşma yaptım, konumuz ERP Danışmanlığı veya Proje Yöneticiliği Yapmak İsteyenlerin Bilmesi Gerekenler şeklindeydi.

Organizasyon ve katılımları için Pamukkale Üniversitesine ve öğrencilerine teşekkür ederim.

Katılım oldukça fazlaydı …

Sonunda bir plaketim oldu …

Düzenleyen ekip ile beraber …

Tags:

Türkiye turunda 27 Mayıs İzmir buluşması ?

Katılımınız ücretsiz, kaydınızı yaptırırsanız benim misafirim olarak bu konferansa Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencileri ile beraber katılabileceksiniz ?

27 Mayıs 2013 İzmir ? Dokuz Eylül Üniversitesi
Tınaztepe Kampüsü
Saat : 13:30 ? 16:30

???????????????????????????-

İzmir ? Dokuz Eylül Üniversitesi
Konferans Rezervasyon / Katılım Formu

???????????????????????????-

Konu

ERP Proje Danışmanı veya Yöneticisi Olmak İster misiniz ?

Aslında bu yeni bir iş, yeni bir ünvan. Bu görevi üstlenmek ve başarılı projeler gerçekleştirebilmek için bilmeniz gerekenleri bu konferansta izleyebilir, yeni bir konuda kariyer yolunuzu açabilirsiniz.

İçerik

- ERP Proje Yöneticisinin Dikkat Etmesi Gereken Konular

- Fark (GAP) Analizi Nasıl Yapılır ?

- Performans Kriterleriniz Neler Olmalı ?

ERP Danışmanlığı sizin için bir Kariyer Fırsatı olabilir ?

ERP Proje Danışmanlığı veya Yöneticiliği çok eski olmayan bir iş,
bir ünvan. Bu görevi üstlenmek veya bu konuda girişimde bulunmak isteyenler ilk bilmeleri gerekenleri bu konferansta izleyebilir,
yeni bir konuda kariyer fırsatı yakalayabilir.

Kimler katılmalı, kimi ilgilendiriyor

- ERP Proje Yöneticileri veya olmak isteyenler
- Aile şirketlerini devir alacak 2 veya 3?üncü nesil üyeleri, genç yöneticiler
- İş (Business Consulting) ve Yönetim ( Management Consulting) Danışmanları
- ERP danışmanı olmak isteyen girişimciler
- Şirketlerinde ERP konusuna liderlik yapanlar, liderlik yapmak isteyenler
- Yazılım sektöründe danışman olarak çalışanlar
- 15 yaşını geçmiş ama bilgi sistemini kurmamış şirketlerin yöneticileri
- Kariyerlerinin başında olan Endüstri ve Bilgisayar Mühendisleri, İşletme Mezunları

Süre, Tarih ve Yer

Bu konferansın süresi 1/2 gündür.

27 Mayıs 2013 İzmir ? Dokuz Eylül Üniversitesi

Tınaztepe Kampüsü

Saat : 13:30 ? 16:30

Bu konferans ve ERP konusunda daha fazla bilgi için tıklayınız >>>

Rekabetçi ve Büyüyen Şirketin Şifreleri kapsamında yer alan seminer ve konferanslarım için tıklayınız ?

Konferansın yapılacağı bina  … Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi B Blok, Büyük harita için tıklayınız …

Büyük harita için tıklayınız …

Tags:

Türkiye turum 10 Mayıs Denizli buluşması ile devam ediyor …

Kaydını yaptıran ilk 50 kişi benim misafirim olarak bu konferansa Pamukkale Üniversitesi öğrencileri ile beraber katılabilecek …

Kayıt için aşağıda bulunan kayıt formunu kullanabilirsiniz.

———————————————————————————-

Denizli – Pamukkale Üniversitesi
Konferans Rezervasyon / Katılım Formu

———————————————————————————-

Bu konferans gerçekleştiği için kayıt yapılamıyor

———————————————————————————-

Konu

ERP Proje Danışmanı veya Yöneticisi Olmak İster misiniz ?

Aslında bu yeni bir iş, yeni bir ünvan. Bu görevi üstlenmek ve başarılı projeler gerçekleştirebilmek için bilmeniz gerekenleri bu konferansta izleyebilir, yeni bir konuda kariyer yolunuzu açabilirsiniz.

İçerik

- ERP Proje Yöneticisinin Dikkat Etmesi Gereken Konular

- Fark (GAP) Analizi Nasıl Yapılır ?

- Performans Kriterleriniz Neler Olmalı ?

ERP Danışmanlığı sizin için bir Kariyer Fırsatı olabilir …

ERP Proje Danışmanlığı veya Yöneticiliği çok eski olmayan bir iş,
bir ünvan. Bu görevi üstlenmek veya bu konuda girişimde bulunmak isteyenler ilk bilmeleri gerekenleri bu konferansta izleyebilir,
yeni bir konuda kariyer fırsatı yakalayabilir.

Kimler katılmalı, kimi ilgilendiriyor

- ERP Proje Yöneticileri veya olmak isteyenler
- Aile şirketlerini devir alacak 2 veya 3?üncü nesil üyeleri, genç yöneticiler
- İş (Business Consulting) ve  Yönetim ( Management Consulting) Danışmanları
- ERP danışmanı olmak isteyen girişimciler
- Şirketlerinde ERP konusuna liderlik yapanlar, liderlik yapmak isteyenler
- Yazılım sektöründe danışman olarak çalışanlar
- 15 yaşını geçmiş ama bilgi sistemini kurmamış şirketlerin yöneticileri
- Kariyerlerinin başında olan Endüstri ve Bilgisayar Mühendisleri, İşletme Mezunları

Süre, Tarih ve Yer

Bu konferansın süresi 1/2 gündür.

10 Mayıs 2013 Denizli – Pamukkale Üniversitesi

Saat : 13:30 – 16:30

Rezervasyon veya kayıt için lütfen yazının altında bulunan formu doldurunuz.

(Bu konferansa Pamukkale öğrencilerinin yanısıra kaydını cengizpak.com.tr sitesinden yaptıracak olan 50 kişi ücretsiz olarak katılabilecektir, kapasite sınırından dolayı ilk 50 kişi sağlandığında kayıt almayı üzülerek durduracağım için lütfen kaydınızı bir an önce yaptırınız. Kayıt yaptırdıktan sonra gelemeyecek iseniz lütfen İPTAL formunu kullanarak bunu iletiniz.)

Bu konferans ve ERP konusunda daha fazla bilgi için tıklayınız >>>

Rekabetçi ve Büyüyen Şirketin Şifreleri kapsamında yer alan seminer ve konferanslarım için tıklayınız ?

———————————————————————————-

Denizli – Pamukkale Üniversitesi
Konferans Rezervasyon / Katılım Formu

———————————————————————————-

Bu konferans gerçekleştiği için kayıt yapılamıyor

———————————————————————————

Not : Eğer siteme üye olursanız bundan sonra düzenlenecek olan konferanslarımı ilk siz öğrenmiş olursunuz.

———————————————————————————–

15 Nisan 2003 tarihinde Okan Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Topluluğu tarafından düzenlenen etkinliğe ben de katıldım. Öğrenciler ile hem ERP hem de Rekabet konusunu konuştuk.

Üniversitelerin çalışan insanları davet ederek bu tür etkinlikler düzenlemesi öğrencilerin farklı bakış açıları ile tanışmaları için önemli bir fırsat. Benim zamanımda bu etkinlikler daha çok bilim veya sanat eksenlerinde oluyordu, çalışma hayatına atılana kadar çalışmakta olan birisini dinlediğimi hatırlamıyorum.

Bu etkinlikte görev alan ve orada iken tanıştığım Saadet Aişeoğlu, Cansu Göker ve Yunus Can Karabacak’a üniversiteleri ve arkadaşları adına teşekkür ederim.